Olumlu Yayın Zamanı
Dostlarım Dünyalılar,
Önce kendimize. Sonra çevremize.
İtina. İhtimam. Şefkat.
Gösterelim.
Hemen. Şimdi.
Hepimize gönül ferahlığı ve zihin açıklığı diliyorum.
Yeni bir insanlık anlayışının doğuşuna şahit oluyoruz.
İnsan önce alışır, sonra bıkar ve bırakır…
Kendi için korkmaktan bıktıktan sonra, herkes kendi meşrebince, kendiyle yüzleşecek ve kendine çeki düzen verecek. Evde birlikte kalmak zorunda olduğu en yakınındaki canlara öfkelenmekten de bıkacak herkes.
Öfkemiz kendimize. Korkumuz kendimizden. Bırakalım. Vedalaşalım.
Barışalım; önce Özümüzle, sonra Çevremizle. Sulhsever yanımızı su yüzeyine çıkaralım.
...
Zaman zihnimize takla attırma zamanı. Deneyelim.
Bu dönemi eziyet değil, nimet olarak görelim.
Sosyalleşmeden evde geçen her gün, önce her bir bireye, sonra da tüm insanlığa daha iyi hâle gelmek için bir şans veriyor.
Her bir birey tek başına ve insan türü topluca bir seansa davet edildi. Öz gelişim için bir fırsat sunuluyor hepimize. Bir eğitim ve gelişim fırsatı bu.
Her bir gün kıymetli. Her gün bir saati, bize sunulan bu yeni derse çalışmaya ayıralım. Neler oluyor? Neler yapabilirim? Ben nasıl değişebilirim?
Bu dünya imtihan yeri olduğu kadar, bir yandan da öğrenme ve gelişme yeri.
Topyekün evriliyoruz. Çok şükür.
Duanın ve niyet etmenin gücü ve zihin üzerindeki, evren üzerindeki etkisi müthiş. Bizler de kendimizin, herkesin, bütün alemin daha iyi bir hâle dönüşmesine dua edelim. Payımıza düşeni yapalım.
Zihin müthiş bir hizmetkâr. Feci bir efendi.
Yaşamımızı düşüncelerimiz, düşüncelerimizi inanışlarımız şekillendiriyor. Düşünce ve inanç sistemlerimize dönüp bakalım. Bize iyi gelmeyen uygulamaları zihnimizden silelim.
Bu dönemde, derin düşünme ve tefekkür iyi fikir olabilir.
Zihnimizin efendiliğine son verelim, gönlümüze dönelim, akıl-gönül dengemizi yakalayalım.
Olumsuz yayınları izleyip üzerimize almayı bırakalım. Doğru yayını, doğru kanalı seçelim. Hakikatten kopmayalım ama felâket tellallığı yapanları da özümüzden uzak tutalım.
Dünya olumsuz bir yayın yapmıyor dostlar. Sadece yaşıyor. Dünyanın bir titreşimi ve frekansı var; Alemle uyumlu hâlde.
Hepimiz titreşimlerden ibaretiz. Her bir hücremiz titreşiyor. Kendi beden ve zihin titreşimlerimizi dünya ile uyumlu hâlde, ahenkli bir yayın yapmaya ayarlamak iyi fikir olabilir.
Kanal olduğumuzun farkına varalım.
Hakikati görelim, önlem alalım ve elimizden gelen faydayı görmeyi ve olumlu yayın yapmayı seçelim. Kendimize. Etrafımıza. Dünyaya. Ve nihayetinde aleme.
Aklımızdan geçen, dilimizden ve klavyemizden dökülen her bir kelimenin neye hizmet ettiğini bilelim.
İnandığımız bir gelecek hayali için biz de yayına destek olalım.
Hadi iyi yayınlar canlar.
Aşkla,
Seyyah ÖZ
10.04.2020
Önemli not:
Sadece lafla, sözle, yayınla değil, eylemlerimizle de dönüşüme destek verelim elbette. Eylem. Eylem. Eylem. Geleceğe dönük pozitif kafa yapısı ve bilinç sistemiyle eylem.
Önce düşüneceğiz. Sonra harekete geçeceğiz.
Bu bir ayrı yazı konusu. Bugünler, çoğumuz zihnimizde takıldık kaldık. Önce aklımızı başımıza toplayalım. Aklımıza mukayyet olalım. Sonra eyleme geçeceğiz elbet.
Doğru ve şuurlu eylem için tohumlarımızı seçelim, zihnimize serpelim, sulayıp büyütelim.
Evren önce zihinde tasarlandı derler.
Düşünelim ve tasarlayalım bir hele; ona göre derhal soyunuruz işe güce….
Sevgiyle….