Fikirler Ham Hâliyle Gelir

Birey; kendine özgü ayırıcı özellikleri olan tek bir can. Her insanın içinde kendine özgü bir cevher var. Bu cevheri bulup işlemek, kendinin kuyumcusu olup kendi mücevherini ortaya çıkarmak insanın boynunun borcu. İnsan yaşadığı sürece sürekli bir dönüşüm içinde. İyiye doğru... (Cevherden Mücevhere) 

Kendi duruşu ve gidişatından memnun olmayan her insan, içinde yaşadığı senaryoyu değiştirmeye muktedir. Kendine engel teşkil ettiğini görsün yeter. Endişeye mahal yok. Zaman çok. (Hikayeni Yeniden Yaz)

Topluluk; ortak bir hayalin peşine düşen bireylerden oluşuyor. Her topluluğun kendine özgü bir kültürü var. Bu kültürü yeni ve ham fikirleri can kulağıyla dinlemeye açık halde tutmak her topluluğun boynunun borcu. 

Fikirler tam hâliyle değil ham hâliyle gelir. 

Dünyayı dönüştüren fikirler en başta cazibesiz ve tanınmaz halde düştü birilerinin aklına. Topluluk sürekli değişim içinde yaşayan bir organizma. Her daim yenileniş içinde. Hızlı eyleme geçiş, hemen kavrayış peşinde. Güzele doğru... (Aklına Çabuk Ayağına Çevik)

Mevcut durumu ve gidişatından memnun olmayan her topluluk, içinde yaşadığı dünyayı değiştirmeye muktedir. Kendi elleriyle kendi geleceklerini yaratabileceklerine inansın yeter. Birlikte daha iyiye, daha güzele, daha uzağa gidebiliriz... (Geleceğin Lideri)

Hiçbirimiz hepimizden akıllı değiliz.

Evren önce düşüncede oluştu derler. Ham bir fikirdi ta en başında; evrenin kendisi de. Epey bir milyar sonra, hâlen tam olma yolculuğunda. Yoksa biraz çirkin mi ne?

Makro kozmos dahi dönüşüyor, mikro kozmos kim oluyor…

Özkan Zere

Mayıs 17, 2024

Photo by Greg Rakozy on Unsplash